Hiç başkasının yerine düşünüp üzüldüğünüz, kızdığınız ya da sevindiğiniz oldu mu?
Daha doğrusu, başkasının yerine düşünüp, onun üzüleceğine, kızacağına, kırılacağına karar verip yapacağınız şeyden vazgeçtiğiniz,
Ya da sevineceğine karar verip yapmayı düşündüğünüz şeyi yaptığınız, sonra da karşı taraf sizin düşündüğünüz gibi sevinmediyse bozulduğunuz,
Üzülür diye nasıl yapacağınızı günlerce düşünüp vazgeçtiğiniz,
Kırılır ya da kızar diye nasıl söyleyeceğinize bir türlü karar veremediğiniz.
Benim çok...
Ve dikkat ettim başkasının yerine düşündüklerim genelde olumsuz şeyler. Şöyle yaparsam üzülür, böyle yaparsam kesin kızar. Nereden biliyorum, belki üzülmez, belki kızmaz, belki farkında bile değildir benim onun yerine düşündüklerimin.
Böyle düşünebilmek ne büyük özgürlükmüş meğerse, geç de olsa bunu anladım. Anladım anlamasına da peki başarılı olabiliyor muyum? Henüz yolun yarısındayım, çünkü artık farkındayım. Ve farkında olmanın değişimin yarısı olduğuna inanıyorum. Başkasının yerine düşündüğümü fark ettiğimde hemen duruyor ve kendime "nereden biliyorum ki" diye soruyorum.
Ama sevinir diye düşündüklerimi yapmaya devam ediyorum, çünkü insanları sevindirmeyi seviyorum, bu arada kendimi de sevindirmeyi ihmal etmiyorum, çocukluğumdan beri yaptığım gibi. Peki ya karşı taraf benim düşündüğüm gibi sevinmiyorsa, o da onun sorunu, benim değil diyebiliyorum artık.
Kendinize "nereden biliyorum ki" diye sorabilmeniz ve kendinizi sevindirebilmeniz dileğiyle,
Nuray Akmeriç
geri